ÜSKÜDARÎ
Hakkındaki bilgilerimiz pek azdır. Asıl adı Ahmed olup mahlasından hareketle İstanbullu olduğunu söyleyebiliriz. Şiirlerinde tarihî olaylara temas etmesine ve kullandığı ifadelere bakarak bir ordu şairi olduğunu söyleyebiliriz. Şiirlerinde dikkati çeken bir husus da nasihat ve hikmet dolu sözlere yer vermesidir.
Şairnâmelerde kendisiyle ilgili her hangi bir bilgiye rastlanılamamıştır.
Dur a derviş dur a haber sorayım Tarikat ne erkân nedir yoi nedir Âşık isen gel haber ver göreyim Bülbül nedir gülşen nedir gül nedir
Bâd estikçe cûşa gelür bulanur
Ayağı yok Kaftan Kaf'a dolanur
Aslı birdir birbirine ulanur
Derya nedir ırmak nedir göl nedir
Yılda bir kez cûşa gelip akarlar
Zarplarıyla nice yarlar yıkarlar
Leyl ü nehâr Hak yüzüne bakarlar
Fırat Seyhun Ceyhun nedir Nil nedir
Gedâ olan mal ü mülke tâliptir
Kul olanlar özün gama saliptir
Üçü dahi birbirine galiptir
Gedâ nedir sultan nedir kul nedir
Üsküdârî'm deim Hakk'a şükreyle
Leyl ü nehar tevhid eyle zikreyle
Ârif isen bu suali fikreyle
Vechin nedir ya sağ nedir sol nedir
Sevdiğim derdinden Mecnûn olmuşum
Dil ü cânım sana verelden beri
Günden güne hazan gibi solmuşum
Mübârek cemâlin görelden beri
Yüzün gördüm aklım oldu perişan
Aşkın yeder beni keşan-ber-keşan
Kirpiğin okuna sînemdir nişan
Keman ebrûların kuraldan beri
Dün ü gün ağlarım gülemez oldum
Gözlerimin yaşını silemez oldum
Yitürdüm aklımı bulamaz oldum
Aşkın vücûdüme girelden beri
Bihamdillâh serden duman ref oldu
Yâr katında küstahlığım affoldu
Üsküdârî der kasâvet def oldu
Yârim hatırımı soraldan beri