Kullanıcı Oyu: 5 / 5

Yıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkin
 

GÜNLÜK (GÜNCE)

"Roman, hikâye gibi kurmaca gerçekliğe dayalı edebî türlerden ayrı olarak gerçek gerçekliğe da­yalı edebî türlerden biri olan günlük, bir kişinin her gün, o günkü önemli ve kayda değer bulduğu olay­ları, gözlemlerini, izlenimlerini, duygu, düşünce ve hayallerini kaleme aldığı notlara denir- Günlük not­larının başına o günün tarihi atılır, Bu notlar daha sonra kronolojik olarak toplanıp kitap haline getirilir. Ancak tarihi düzensiz günlükler de vardır. Günlükler, çoğunlukla yazarın gerçek yaşantılarını ve bu yaşantılardan çıkardığı tecrübeleri ye sonuçları İçerir,

Türk edebiyatında İzzet Melih'in Serenat (1918) ye Reşat Nuri Güntekin'in Çalıkuşu (1922) adlı romanları bir bakıma günlük-roman örneği olarak gösterilebilir. Roman kahramanı Sermet, günlük yaşantısını yer ve tarih vererek aktarıyor, Bu bölümler birer günlüktür, Müftüoğlu Ahmet Hikmet'in Gönül Hanım (1920) romanının "Mehmet Tolun Bey'in Ruznamesi” başlıklı kısmı da günlük tarzında tutulan notlardan oluşmaktadır, Hemen hemen her meslekten kişiler günlük tutmaktadırlar, Ancak bu türde yazmayı en fazla edebiyatçı olanlar, yani şair ve yazarlar tercih etmektedirler.

Başlangıcından 19. yüzyılın ikinci yarışına kadar ortaya konan günlükler, genellikle faydaya dö­nük gündelik işlerin kayıtlarından ve seyahat notlarından oluşan ve bildiğimiz anlamda modern günlük türünün ayırıcı özelliklerini kazanamamış klâsik metinlerden oluşmaktaydı. 19. yüzyılın ikinci yarısından sonra ise günlük, edebî bir tür olma özelliğini kazanmaya başladı. Modern günlük metinlerinde yazarın gün içindeki anlık durumları, refleksleri, duygu ve düşünceleri ön plâna çıkmıştır. Metnin ku­rulmasında çağrışımların önemli bir payı vardır. Yazar, içe bakış tekniğiyle bilinçaltını deşifre eder.

Günlük tutmaya pek fazla rağbet edilmeyen Türk edebiyatında bu türün Tanzimat’tan sonra ortaya çıktığını görüyoruz, Tanzimat’tan önce ortaya konan vakayiname, seyahatname, sefaretname gibi eserlerde günlük türüne özgü kimi nitelikler Bulunabilirse de bu eserler esas itibarıyla günlük değiller­dir. Ancak, bu arada Sümbüli Şeyhi Hasan Efendi’nin 1660-1684 yılları arasındaki dergâh hayatıyla ilgili Sohbetname adlı notlarını günlük türü işinde değerlendirmek gerekir.

Bizde Batılı anlamda ilk günlük yazan Nigâr Bint-i Osman(1862-1918) 20 defter tutarındaki notlarının başına o günün tarihini koymuş ve günlüklerinin bir kısmı Hayatımın Hikâyesi (1959) kitabında yayımlanmıştır.Şair bu eserinde genellikle çocukluğu, evlilikleri, boşanmaları gibi başından geçen olayları, çektiği acı ve çileleri anı üslûbuyla aktarmıştır.

Türk edebiyatında devlet yöneticileri, sanatçı, edebiyatçı, yazar, bilim adamı gibi değişik kesimlerden kişiler günlük tutmuşlardır. Bunları genel özellikleri itibarıyla şu şekilde sınıflandırabiliriz:

 

a.Siyasi ve Askeri Muhtevalı Günlükler

Türk-Hint İmparatorluğunun kurucusu, devlet adamı, şair, nakkaş, hattat, musikîşinas Babür Şah  (1483-1330)'ın Türk -Çağatay nesrinin önemli eserlerinden olan Vakâyi(Babürname) adlı eserinde asker, devlet adamı, sanatçı ve sade bir vatandaş olarak başından geçen olayları, gezip gördüğü yerleri, tanıştığı kimseleri, başarılarını ve zaaflarını günü gününe anlatmıştır.

Devlet-i Aliyye Teşrifatçıbaşısı Ahmet Ağa Sadrazam Kara Mustafa Paşanın 1683'teki İkinci Viyana Kuşatması sırasında 10 Temmuz ile 14 Eylül arasındaki olayları Vekây-ı Beç adlı günlüğüne günü gününe kaydetmiştir. Aslı Viyana Millî Kütüphanesinde bulunan bu günlüğü Richard F. Kreutel Almancaya çevirerek yayımlamış, Türkçeye de Esat Esat Mermi Viyana Kuşatması Günlüğü ve Müjda Kayayerli, Viyana Önlerinde Kara Mustafa Paşa adıyla çevirip yayımlamışlardır. Yavuz Sultan Selim'in Çaldıran ve Mısır Seferinin günlüğü Haydar Çelebi ruznamesi adıyla yayımlanmıştır. III.Selim'in son kâtibi olan Ahmed Efendi (Ahmet Faiz)'nin Rûznamesi, 15 Mart 1791- Aralık 1802 tarihleri arasında III.Selim'in her gün resmî ve gayri resmî olarak neler yaptığı konusunda bilgiler vermektedir. Bu eser, Sema Arıkan tarafından "III Selim'in Sır Kâtibi Ahmed Efendi Tarafından Tutulan Rûzname" adıyla yayımlanmıştır.

 Sahaflar Şeyhi Esat Efendi, II. Mahmut'un Çanakkale ve Edirne seyahatine ait notları günlükler halinde tutmuş ve bunları Sefernâme-i Hayr, Rumeli Seyahati (1837)nin günlüklerini de Ayatü'l-Hayr adıyla toplamıştır. Sultan Reşat ve Vahdettin'in saray başmabeyinciliğini yapmış olan Lütfi Simavi, görevi esnasında tutmuş olduğu notları 1924'te Sultan Mehmet Reşat Hanın ve Halefinin Sarayında Gördüklerim adıyla yayımlamıştır. Orgeneral İzzettin Çalışlar'ın Balkan, Birinci Dünya ve İstiklâl Savaşlarıyla ilgili notları günlükler hâlinde On Yıllık Savaşın Günlüğü - Org. İzzettin Çalışlar'ın Günlüğü (1997) adıyla yayımlanmıştır. Günlüğü ismet Görgülü ve İzzeddin Çalışlar yayına hazırlamış­lardır. Atatürk, Anafartalar Savaşı sırasında tuttuğu günlüğü (Belleten 28. sayı, 1943) nü bir okul defterine kaydetmiştir. 1922'li yıllarda Falih Rıfkı Atay, genellikle Kurtuluş Savaşı ile ilgili günlükleri­ni Çankaya(J961) adıyla yayımlamıştır. Ayrıca 1922'deCemal Tolluda Kurtuluş Savaşı ile ilgili günlük tutmuştur (Türk Dili, Nisan 1962, C.XI,S.127,s.601). Siirt Mebusu Mahmut Bey de 1922 yılı Millî Mü­cadele notlarını günlük halinde "Türkün Kaderini Değiştiren Ay" adıyla yayımlamıştır. Ruşen Eşref Ünaydın, bazı günlüklerini Ayrılıklar (1923), Atatürk'ü Özleyiş (1957)gibi kitaplarında yayımlamıştır.

 Samet Ağaoğlu da özellikle Demokrat Parti'nin kuruluşu ile ilgili tuttuğu günlükleri Siyasî Günlük (1992) adıyla yayımlamıştır.

b. Seyahat Günlükleri

Bazı yazarlar, gezip gördükleri yerlerle ilgili izlenimlerini, yapıp ettiklerini, görüşmelerini, görevleriyle ilgili çalışmalarını günlük tutarak not etmişlerdir. Duyun-ı Umumiye Müfettişi Ali Bey (1844 1899) tarafından yazılan Seyahat Jurnali (1898) adlı eser, bir seyâhatname ise de günlük türüne özgü bazı özelliklere de sahiptir. Ali Bey, bu eserinde 1885-1888 yılları arasındaki Güneydoğu Anadolu, Musul, Bağdat ve Hindistan'a yaptığı üç yıllık seyahatiyle ilgili notlarını sade, gösterişsiz bir üslûpla kaleme almıştır. Bu eser, bazı ayıklamalarla birlikte Şemsettin Kutlu tarafından Lehçetü'l-Hakâyık adlı kitap içerisinde yeni harflere aktarılarak yayınlamıştır.Ahmet Hikmet Müftüoğlu, 1910 ve 1911 yıllarında Avrupa'ya düzenlediği seyahatlerde Avrupa seyahatiyle ilgili gezi günlükleri tutmuştur. Bu günlüklerinin başına tarih koymuş ve Avrupa'da bulun­duğu sıralarda kaldığı yerler, gezdiği değişik mekânlar, görüştüğü kimseler ve tüm yapıp ettikleri hak­kında bilgi vermiştir. Ahmet Hikmet'in günlükleri M.Kayahan Özgül'ün hazırladığı Bigâne Durmayın Aşinanıza, Müftüoğlu Ahmet Hikmet'in Mektup, Şiir ve Günlükleri (1996) adlı eserin "Avrupa'da Bir Cevelan" adıyla 3. bölümü olarak yayımlanmıştır.

Ahmet Refik Altınay, 1918'deki Kafkasya gezisini Kafkas Yollarında (1919) adiı eserinde aktar­ış, Mustafa Butbay'ın, 1920 yılında düzenlediği Kafkasya gezisiyle ilgili izlenimleri de Kafkasya Ha­tıraları adıyla yayımlanmıştır.

 Falih Rıfkı Atay, 1949'da Zonguldak, Amasra gibi yerlere düzenlediği gezi düşüncelerini Cumhu­riyet gazetesi (Ağustos 1949)’nde günlük halinde yayımlamıştır. Burhan Arpad'ın Uçuş Günlüğü (1959), Gezi Günlüğü (1962), Günü Gününe (1962), Avusturya Günlüğü (1963) gibi kitaplarında yer alan günlükleri genellikle seyahat notlarıdır. Aynı şekilde Selahattin Batu da seyahat günlüklerini İs­viçre Günleri (1966), Avusturya ve Venedik Günleri (1970) gibi kitaplarında toplamıştır.Bu türde yazılmış diğer bazı günlükler: Samiha Ayverdi, Yer Yüzünde Birkaç Adım (1984); İh­san Süreyya Sırma, Tunus Hatıraları (1985); Demir Özlü, Berlin Güncesi 1989 İlkbaharı (1991); Ata Anbarcıoğlu, Gezi Anıları(tarihsiz); Murat Özsoy, Turkuaz Günlüğü (1990); Ahmet Bican Ercilasun, Moğolistan ve Çin Günlüğü (1991).

c. Edebiyat, Sanat ve Kültür Muhtevalı Günlükler

Türk edebiyatında günlük türünde en çok edebiyatçılar ürün vermişlerdir. Onların tuttuğu günlük­lerde kendi şahsî yaşantıları, sosyal ve siyasî fikirleri, eserleri ve sanatçı kişilikleri ilgili bilgileri bulabil­diğimiz gibi içinde yer aldıkları sanat ve edebiyat çevreleriyle ya da dönemlerinin sosyal ve siyasî olay­larıyla ilgili bilgiler de bulmaktayız. Bu bakımdan bu günlükler değişik açılardan önemli zenginlikler içermektedirler.

Ömer Seyfettin, Balkan Savaşı sırasında tuttuğu günlüklerini Balkan Harbi Rûznâmesi, 1917'den sonra kaleme aldığı günlüklerine de Rûzname adını vermiştir. Ömer Seyfettin'in bir kısım günlükleri Türk Dili(Nisan 1962, S.127, s.586-590)'nin Günlük özel sayısında da yayımlanmıştır.

Ali Canip Yöntem de 1920'de Ömer Seyfettin'in hastalığı ve ölümüyle ilgili tuttuğu günlükleri ya­yımlamıştır ("Ömer'in Ölüm Hastalığına Dair Notlarım", Ömer Seyfettin, (1947).

Cumhuriyet döneminde yayımlanan ilk günlük kitabı Günlük (1955) adıyla Salah Birsel’e aittir.

Salah Birsel, 20 Ocak 1949 - 4 Mayıs 1955 tarihleri arasındaki günlüklerinin toplandığı bu kitabın­da genellikle edebiyatla ilgili sorunlara yer vermiştir. İkinci günlük kitabı Kuşları Örtünmek (1976) 1972-1975 yıllarını kapsar. 1982'de Hacivat Günlüğü, 1986'da Yaşlılık Günlüğü, 1988'de Aynalar Günlüğü, 1992'de Yalnızlığın Fırınlanmış Kokusu adlı kitaplarını çıkardı. Birsel, günlüklerinde daha çok şiir ve sanat konularına yer vermiştir. Kendine özgü bir üslûp geliştirmiş, hiç duyulmamış sözcükler üreterek canlı, ilgi çekici bir konuşma üslûbunu yakalamıştır.

Nurullah Ataç, 1953'ten 1957 yılına kadar yazdığı günlüklerini gazetelerde yayımlamış; daha sonra bunlar toplanarak önce 1960'ta, daha sonra 1972'de iki cilt halinde yayımlanmıştır. Ataç, günlük yazmaya Fransızca haftalık Carrefour gazetesinde çıkan Monsieur Maurois'nın "Le Journal d'Andre Maurois" adlı güncesinden etkilenerek ve ona özenerek yazmaya başlamıştır.

Nurullah Ataç'ın günlükleri kendi özel hayatından ve yapıp ettiklerinden çok, okuduğu ki­tapların, dergilerin, gazetelerin, görüp duyduklarının kendisinde bıraktığı izlenimleri, çağrışım yoluyla oluşan düşünceleri aktarmıştır. Üzerinde durduğu en önemli konular arasında Türkçenin Arapça ve Farsçadan gelmiş yabancı sözcüklerden kurtulması için ortaya koyduğu düşün­celer, sanat, edebiyat tartışmaları yer almaktadır.

Yayımlanmış günlük türündeki bazı eserlere şu örnekleri verebiliriz: Oktay Akbal, Günlerde (1968), Anılarda Görmek (1972), Yeryüzü Korkusu (1983), 80'lerde Bir Yazar(1994); Tomris Uyar, Gündökümü 75(1977), Sesler, Yüzler, Sokaklar (1981), GünlerinTortusu (1985), Yazılı Günler (1989); İlhan Berk, Elyazılarına Vuruyor Güneş (1983), Inferno (1995); Oğuz Atay, Günlük (1988); Cahit Zarifoğlu, Yaşamak (1990); Cemal Süreya, 999. Gün / Üstü Kalsın (1991); Necati Cumalı, Yeşil Bir At Sırtında (1991); Vüs'at O. Bener, Bay Muannit Sahtegî'nin Notları(1991); Ece Ayhan, Başıbozuk Günceler (1993); Nilgün Marmara, Kırmızı Kahve­rengi Defter (1993); Atilla Birkiye, Saptamalar(1985); Mazhar Candan, Günceden( 1981) ve Geceden Kalan (1986); Ayşe Şasa, Yeşilçam Günlüğü (1993); Nuri Pakdil, Klas Duruş (1997); Ahmet Oktay, Gece Defteri (1998); Muzaffer Buyrukçu, Arkası Yarın (1976), Sıcak İlişkiler(1982) Dillerinde Dünya (1985); Dünden Bugüne (Günlükler) (1997); Turgay Gönenç, Tarihsiz Günlükler (1990); Enis Batur, Kesif Saint Nazaire Günlüğü (1998); Kemal Özer, Tanık Günler (1994).

 

"(Nurullah ÇETİN, Türk Edebiyatında Düzyazı)) 

 

SON EKLENENLER

Üye Girişi