BİYOGRAFİ - OTOBİYOGRAFİ ARASINDAKİ FARKLAR
Biyografi ve otobiyografi, kişilerin yaşamı üzerine kurulu yazı türleridir. Ancak biyografi, bir kişinin yaşamının başkası tarafından kaleme alınmasıyla oluşur. Otobiyografide ise yazar, kendi yaşamını kendisi anlatır. Biyografide nesnel bir anlatım benimsenir. Otobiyografide yazar, kendi yaşamını kendisi anlattığından bazı olayları kendi bakış açısıyla verebilir. Bu yönüyle otobiyografide öznel bir anlatım vardır. Her iki yazı türünde de genellikle açıklayıcı, örnekleyici, öğretici anlatım türleri kullanılır
Hindistan'ın millî ve dinî lideri olan Mahatma Gandhi, 1869'da Porbandar'da doğdu. Kültürlü ve varlıklı bir ailedendi. Londra'da hukuk öğrenimi gördü. Bombay'da bir süre avukatlık yaptıktan sonra, 1893'de gittiği Güney Afrika'da 21 yıl yaşadı. Hint Bağımsızlık Yasası'nı burada hazırladı. 1914'de yurduna dönen Gandhi, I. Dünya Savaşı sırasında İngilizlere dostça davrandı. Ancak 1919'da Amritsar'da geçen kanlı olaylardan sonra onlara cephe aldı. Uygulamaya başladığı etkin ve önemli taktikler çerçevesinde bütün Hindistan halkını pasif direnişe ve İngilizlerle işbirliği yapmamaya çağırdı. 1922 Delhi Kongresi'nden sonra İngilizlerce mahkûm edildi. Gandhi, bundan sonraki yıllarda birçok kez tutuklanıp serbest bırakıldı, ünlü açlık grevlerini yaptı ve neredeyse hemen her eylemini bir siyasi zaferle noktaladı. Nihayet 15 Ağustos 1974'te Hindistan bağımsızlığına kavuştu.
Bu parçada "Gandhi"nin yaşamı anlatılmaktadır. Anlatıcı kişi, Gandhi'nin kendisi değildir. Onun yaşamını başka bir yazar aktarmıştır. O hâlde bu, biyografik bir metindir. Metinde kronolojik sıra izlenmiş, nesnel bir anlatım kullanılmıştır. Anlatılanlar üçüncü kişinin ağzından verilmiştir. Parçanın sonlarında yer alan "neredeyse hemen her eylemini bir siyasi zaferle noktaladı" ifadesinde anlatım bozukluğu vardır, "neredeyse" ve "hemen" sözcüklerinin ikisi de tahmin bildirir. Dolayısıyla bu sözcüklerden biri gereksizdir.
1967'de Antakya'da doğdum. Biri kız, beşi erkek altı kardeşin en küçüğüyüm. Babam emekli memur, annem ise ev hanımı. İlk, orta, lise eğitimimi Antakya'da tamamladım. Antakya'nın binlerce yıllık bir kültür mirası vardır. Babam da oranın çok renkli simalarından birisi. Olayları, hayatları, başından geçen ilginç hatıraları hep canlandırarak, kişileştirerek anlatırdı. Onun hareketleri çocukluğumdan beri içimde birtakım şeyleri uyandırdı, onların ortaya çıkmasını sağladı. İlkokul sıralarında dönemin siyasi liderlerinin taklitlerini yapardım, hep çağırırlardı "Hamdi gel şöyle yap, böyle yap!" diye. Ortaokul ve lisede bütün okul müsamerelerine katılırdım. Küçük oyunlarda, skeçlerde roller alırdım. Tiyatro duygum böyle gelişti.
Bu metin ise otobiyografik özellikler göstermektedir. Burada anlatıcı değişmiş, olaylar birinci kişinin ağzından (küçüğüyüm, tamamladım, yapardım...) verilmiştir. Ayrıca yazar, yer yer öznel ifadelere yer vermiş ve kendi ailesinden söz etmiştir.
11.sınıf Dil ve Anlatım Çoşku Yayınları
***
- Biyografi bir kişinin diğer kişiler tarafından kaleme alınmış ve insanlara aktarılması saplanmış hayatının özetidir
- Otobiyografi ise kişinin kendi hayatını kaleme alarak insanlara sunmasıdır,
- Otobiyografi bir sanatçının kendi yaşam öyküsünü anlattığı eserdir,
- Biyografiyi yaşam öyküsü olarak adlandırılırken, Otobiyografi için öz yaşam öyküsü denilir,
- Biyografilerde nesnel anlatım, Otobiyografilerde ise öznel anlatım benimsenir,
- Biyografilerde bilgi, belge ve tanıklara başvurulmalı ve gerçekçi bir anlatım kullanılmalıdır,
- Biyografide kronolojik sıra izlenir,
- Biyografide nesnel bir tutum, Otobiyografilerde ise öznel anlatım benimsenir,
- Biyografide belgeler önemlidir, Otobiyografide kişinin belleği önemlidir,
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: